29 Mart 2012 Perşembe

seyahatin ardından

uzuunca bir seyahat döneminden sonra ilk yazımı yazıyorum.halbuki seyahatte daha uygun olabilirdi yazmak ancak,otelleri yorgunluk atma yeri,yorulmak alanı olarak düşünemediğimden bu seyahatte kafa ve klavye yormadım.bir önceki seyahatin kötü tecrübesinden sonra daha dikkatli bir seyahat oldu :) şimdilik bu kadar,saat 02.00 bilahare devam ederiz...

15 Mart 2012 Perşembe

otel muhabbetleri

seyahatteyim yine.şu an antepte oteldeyken yazıyorum.otellerin bazılarında yeni bir uygulama başlamış.müşteri tc kimlik numarası ile internete bağlanabiliyor.kimin ne bok yediği bilinsin diye.bunu ben kınıyorum.hem de şiddetle.bu resmen özgürlüğe müdahale.birisi bir halt etmiş (otel görevlisinin açıklaması bu)o yüzden genel olarak oteller böyle bir uygulamaya geçmiş.ankarada 2 otelde kaldım,birinde bu uygulama vardı.dün adanada bir otelde kaldım orada yoktu.şu anki otelde de bu uygulama var.bu benim hiç hoşuma gitmedi.takip edilmeyi hiç sevmem.ne yapıyorum ne ediyorum bu beni ilgilendirir.birinin yaptığının ceremesini bir başkalarının çekmesi hiç adil değil.dedim ya izlenmeyi hiç sevmem,muhtemelen de kimse sevmez(en azından bu anlamda).ki; bir işyerimden ayrılış sebeplerimden biri de buydu,telefonla izlenme,internetten izlenme,araçtan izlenme vs.özgürlük mü dediniz?demediniz mi?

6 Mart 2012 Salı

Allah size de nasip etsin :)

bildiğiniz gibi benim ikizim var.bir kız,bir erkek ve yaşları 8.ikinci sınıfa gidiyorlar ve derslerinde de başarılılar.okul eğitim düzeyi nedir,bilmiyorum ama,sınıfta başarısız öğrenciler varmış,demek ki bizimkilerin başarılarını,başarı sayabiliriz.çalışkanlıkta sınıfın ilk üçü içindeler.bazen biri öne çıkıyor,bazen diğeri,bazen de bir başka arkadaşları var,o öne çıkıyor.öğretmenleri,her ikisinden memnun ve onlar üzerinden de mutlu.ikisinin başkaları ile değil,birbirleri ile yarıştıklarını söyledi.kızım ne zaman erkeği sollasa,erkek kızımı dövmeye kalkıyor :) kızım da azimle,inatla oğlumu geçiyor.oğlum ne zaman "ben senden daha akıllıyım"dese,kızım hemen "ama,bugün ben matematikten 100 aldım,sen 96 aldın" veya "türkçede ben sınıfta kimsenin bilemediği soruyu bildim,sen naptın" gibi kızdırıcı cümleler kurunca,oğlum "hurraaaa,saldırıya geçiyor".bir taraftan gıcık bir şey , bir taraftan onur verici bir şey :)

kmal

ben bıktım kmal diye yazmaktan,o bıkmadı kmal gibi konuşmaktan.resimli bir blog yazısı yapacaktım ona da değmez.bugün bir yığın beyanatta bulunmuş haşmetmeabları(bu da böyle mi yazılıyordu,her neyse).neresinden tutayım da bir şeyler yazayım.yazmayayım...
lan sktrn gidin...onu da yapmıyorlar...oturdukları yer kıymetli...nefs işte...
sonuç:sktrn gidin
özet:sktrn gidin

3 Mart 2012 Cumartesi

Karl Marx ın bir sözü


"cehenneme giden yol iyi niyetle döşenen taşlarla döşelidir"
hassiktir lan! iyi niyetle yapılan şeylerin sonucu ne olursa olsun,niyet iyi ise cehenneme taş filan olmaz.hangi aklın,hangi mantığın ürünü olarak türettiyse marx efendi bu söylemi.-iyilik yapmak için yırtınmayın,kötü olunca da büyük bir sıkıntı yok-kıvamında bir şeymiydi neydi?sanki marx cennete,cehenneme inanıyormuş gibi.bir de bu konuda kendi hadis(!)lerini beyan etmiş.dinimiz islamda yapılan hatada,niyete bakılır.niyet iyiyse sıkıntı yoktur,niyet boktansa zaten "kayanın selamı var!" niyeti bozuk olan da selamı alır mı,almaz mı o da onun sorunu.niyetiniz iyiyse sıkıntı yok! yolunuz her zaman açıktır