31 Ekim 2009 Cumartesi

120


dün akşam bir kanalda seyrettim bu filmi.sinemada seyredememiştim.film çok güzel anlatmıştı,anlatılmak istenileni.birileri vatan sevdası ile canını ortaya koyarken,birilerinin de yaptıklarının bedelini ödemesini,birilerinin korkaklığını afişe ediyordu.mesela vali;durumu en iyi nasıl idare ederimin derdini güderken,birileri vatan için herşeyini verebileceğini dillendiriyordu.tüccar olan savaşta da tüccardı.savaşa tüccar zihniyeti ile bakıp,savaştan nasıl sıyrılacağının hesaplarını yapıyordu.filmde gözlerinizin ıslanmaması neredeyse imkansız.onlar (120 delikanlı)vatan için(namus,şeref,onur,bayrak için),ne verebileceklerini gösterdiler.üçte ikisi dönüş yolunda şehit oldu,dönenlerin de 22 si sağ kaldı. bir sahnesi çok etkiliydi.dönenlerden biri tedavisi sırasında şehit oluyor,dedesine bu söylenirken; asker, dedeye "babası nerede?" diye soruyor.dede "yemende"diyor.tarihten gördüğümüz kadarı ile,bu vatanın her köşesinde destanlar yazılmış,namus için,vatan için,bayrak için(belki masadakiler başka şeylerin peşindeydiler bilinmez).ancak,cephedekiler,sıkı destanlar yazmışlar.Allah onlardan razı olsun.ben bir ticari seyahatimde,(mevsim yaz)antalyadan denizliye geçmiştim.antalyada kimin eli,kimin cebinde belli değil(namus anlamında);denizlide de bir müşterimin ofisinde çanakkale ile ilgili hikayelerin afişleri vardı.namus için yazılan destanlar.nereden...nereye...biz kurtuluş savaşını kazanmışmıydık sahiden...

25 Ekim 2009 Pazar

ŞEREFSİZ DTP...

izliyorum...neler olacak diye...
hükümet,bir çok şeyi göze alarak,oy kaybını göze alarak,insanlardan küfür yemeyi göze alarak,açılım adı altında bir şeyler yapmaya kalktı.ancak,malların sınırdan ilk teslimatında,dtp şerefsizleri,sanki ecellerine susamışçasına mallarının üzerinden büyük,hem de çok büyük provokasyona giriştiler.herkesin sabrının çatlamasına sebep oldular.ya bizi vurun,öldürün,demeye getiriyorlar,ya da biz birilerinin köpeğiyiz,bize havla dediklerinde havlarız diyorlar.hiç bir anlam veremediğim davranış içine girdiler.daha önceleri bu tür şeyler yapmamışlarmıydı,yapmışlardı.ancak şu dönem,adam olan kızılcık şerbeti içer,yine bunu yapmazdı.ama adam olan dedik ya.şerefsizler.şimdi her türk vatandaşı,açılıma gıcık kaptı.birilerinin tam da istediği buydu ve bunu yaptılar.bir iki gün önce, ergenekon mahkemesi,apo şerefsizinin ergenekonla bağlantısını boşuna sormamış demek ki! ne kadar kana susamışsınız,şerefsizler...durduk yerde; açılım iyi olacak,kan duracak,kardeş kardeşi vurmayacak diye umut ederken; bu sefer içimize atalım diye düşünürken, bir kaç gündür,almanyadan gelecek ikinci mal kafilesini karşılamaya,oraya onları karşılamaya gelen dtplilere "öyle karşılanmaz böyle karşılanır"demeye gitmek için program yapmaya başladım.benim gibi düşünen az da değil.atatürk havalimanı belki de tarihe şahit olacak! ancak,gelişleri ertelenmiş...türk milleti olarak çok üzüldük...inanıyorum ki; zaten bunu istiyorlar,yani "biz kaşınıyoruz,bizi kaşıyın".yeter lan şerefsizler,kendilerini bir bok sanan zürriyetsizler,kendinize gelin, ya da s.kt.r olun gidin.ya da bekleyin,bir yere gitmeyin,elimizde hıncımızı alacak birileri olsun...

20 Ekim 2009 Salı

ADAM OLMAK...

adam,bu kelimenin içinde yaşamak için uğraşmıştı hayatınca.söz vermesine gerek yoktu; "olur,hallederiz,tamam,bakarız"gibi kelimeleri bile ağzından çıktığında bilinirdi ki;elinden geliyorsa halletmek için uğraşırdı.yerine gelmeyen,bakarızlar ise,hep başkası tarafından engellenmişliğe maruz kalırdı.
çocuklarına bisiklet sözü verdi.çocukları da bilirdi ki;babaları söz verdi mi,tutardı.öyle bolca gelire sahip de değildi hani.aybaşını ucu ucuna denk ya getirirdi,ya getiremezdi.çoğunlukla getiremezdi.hep açık verirdi,ödenecek üstüste 2-3 faturası mutlaka olurdu.ama bir kez söz vermişti,çocuklarına işte.ne yapıp edip sözünü yerine getirmeliydi.çok da istiyordu,bunu yapmayı.
"acaba 2 ay sonra denk düşürüp alabilirmiyim?"diye düşündüğü zamanlarda,güzellik yaptığı birisi telefonda ona "hesap numaranı verirmisin?"demez mi? "hayırdır?"diye sorduğunda "ya abi,senin bana güzelliğin çok oldu,sağolasın,ben sana para çıkartmak istiyorum,senin bana yaptığın güzellikler sayesinde 100.000 tl den fazla para kazandım,sana da 1000 tl göndereyim!".inanamadı,sevindi,çocuklarının bisiklet parası geliyordu işte,çocukları da bu telefon konuşmasına şahit olmuştu,onlar da "ne zaman alacaksın,baba?" diye mutluluklarını paylaştılar ve içleri içlerine sığmamaya başladı.sevinmişti bizimki.ve para o saat hesabına havale edildi. ertesi gün hesabından parayı çekti,çocuklarını yanına aldı,gittiler,bisiklet beğendiler,çocukların hali görülmeye değerdi.çocuk işte...
paranın yarısından çoğu arttı,onları da hayrına ihtiyaç sahiplerine dağıttı,halbuki kendinin de ihtiyacı vardı.belki onların da çocuklarına bisiklet sözleri vardır diye...

18 Ekim 2009 Pazar

alem adam deniz baykal :)

başbakanla yapacağı görüşmeyi kameralara kayıt edecekmiş.bu adam bir partinin,hem de ana muhalefet partisinin genel başkanı.bu konuda "baykal,beyinsel yeterliliğe sahip mi?(yaştan dolayı)"diye sorgulayacak doktorlara ihtiyaç olduğu anlaşılıyor.

11 Ekim 2009 Pazar

ATA ÖZER




bu akşam, üzerinden 1 aydan fazla zaman geçmişliği ile değerli hocam ata özer in il milli eğitim müdürlüğünden alındığını öğrendim.o kadar haberlerden uzaklaşmışım ki(sağolsun çocuklar); bu haberi duymamışım bile.
çok üzüldüm.hayatımda tanıdığım ender değerlerdendi.dürüst,mert,şerefli,adam gibi adam.kendisinden bu ülke faydalanabilecekken...
internetten araştırdım,ancak ayrılış nedenini öğrenemedim.ata hocam,orta okulda benim öğretmenimdi.sonrasında otakçılar lisesinde kardeşimin müdürü.birileri koltuğundan rantlanıp,araba/ev alırken, o,arabasını satıp okula halı saha yaptırmış,okula gelir elde etmiş,oradan gelen gelir ile özel olmayan devlet okuluna bilgisayar laboratuarı kurmuştu.sonrasında iğrençliklerle çalkalanan şehremini lisesine tayin olmuş,şehremini lisesini adam etmiş,okulda spor alanında da başarılara imza atmasını sağlamıştı.sonrasında da istanbul il milli eğitim müdürü olmuştu.3,5 yıl da orada görev yapmış ve görevinden alınmıştı.yazık.böyle insanlar kolay kolay gelmiyordu oysa.vefasız bir öğrencisi olarak,kendi çocuklarımı okula kaydedeceğim zaman,il milli eğitim müdürlüğünü aramış,sekreterine not bırakmıştım.sekreteri "toplantıdan çıkınca notunuzu iletirim sizi arar" dediğinde,benim tanıdığım ata hoca arar dedim kendi kendime ki;öğrenciliğimin üzerinden 27 sene geçmişti.15 dakika sonra sekreteri aradı "Ata beyi bağlıyorum"dedi.sevgili hocamdan önce vefasızlığın özrünü diledikten sonra okuldan kayıt için para istediklerini söyledim verdiği cevap şu oldu "şayet,adresin,okula kayıt için uygunsa,bir kuruş isterlerse beni ara,gereğini yapayım,yok adresin uygun değilse,uygun olan okula kayıt için gitmen gerekir ve kaydınızı o okula yaptırmalısın.sistem ne ise odur.hiç bir müdür para isteyemez"demişti.keşke ata özer, milli eğitim bakanı olsaydı,keşke.
HOCAM, ALLAH HAYIRLI HAYAT NASİP ETSİN SİZE...

9 Ekim 2009 Cuma

KORSAN TAKSİLER(AİLENİZİN TAKSİCİSİ)

BU ARA TAKSİCİLERE TAKTIM.TAKMA SEBEBİM DE "KORSANA HAYIR"MİTİNGİ DÜZENLİYORLAR...KENDİLERİ KORSAN OLAN BU MESLEK(!) GRUBU ÜYELERİ,HANGİ YÜZLE,MİTİNG AFİŞLERİNİ HAZIRLAMIŞLAR VE MİTİNG YAPACAKLAR MERAK EDİYORUM.BUNDAN 15 YIL KADAR ÖNCE TAKSİCİLERİN YÜZDE 20 Sİ,SİZDEN 3 KURUŞ FAZLA ALABİLMEK İÇİN GEZDİRMEK İÇİN ELİNDEN GELENİ YAPARDI.ŞİMDİ BU ORAN YÜZDE 80-90 LARA ÇIKTI.BU YÜCE MESLEK SAHİBİ İNSANLAR(BURADA YAZDIKLARIM,TAMAMEN VELİNİMETİNİ SOYMAK NİYETİNDE OLANLARADIR,NAMUSLUSUNA DEĞİLDİR)YAĞMUR YAĞDIĞINDA,KENDİLERİNİ KRAL ZANNEDERLER.BİR DE YAĞMUR-ÇAMUR DİNLEMEDEN KENDİNİ KRAL ZANNEDENLER VARDIR.BEN TAKSİCİ MİLLETİ İLE YAŞADIKLARIMI ANLATAYIM İSTEDİM.TAKSİYE BİNERKEN BİR KEZ DAHA DÜŞÜNÜN DİYE(BEN ARTIK BİNMİYORUM,STRESE GİRİYORUM -ACABA YOLCULUĞUN KAÇINCI DAKİKASINDA KAVGA ETMEYE BAŞLAYACAĞIZ DURUMU İLE KARŞILAŞMAMAK İÇİN-)
1-ESENLER OTOGARDAN TAKSİYE BİNME GAFLETİNDE BULUNDUM(OTOGAR VE HAVAALANI TAKSİLERİ MEŞHURDUR)TAKSİCİYE GİDECEĞİM YERİ SÖYLEDİM,GİDİŞ MESAFESİ TAŞ ÇATLASIN 10 DK.TAKSİCİ BANA GİDİŞ MESAFESİNİN EN AZ 20 DAKİKAYA ÇIKACAK BAŞKA BİR YERDEN Mİ GİDELİM GİBİ SALAKÇA BİR SORU SORUYOR,ŞOK OLUYORUM,BEN DE KENDİSİNE GİDİŞ MESAFESİNİN 90 DAKİKA KADAR SÜRECEĞİ BAŞKA BİR GÜZERGAH SÖYLÜYORUM DALGA GEÇEREK...
2-(BURADA SEMT İSİMLERİ VERİYORUM,HER İSTANBULLU BURALARI BİLİR) MİLLET CADDESİNİN BİTTİĞİ CEVİZLİBAĞDAN TAKSİYE BİNİYORUM,FATİH CAMİİNE GİDECEĞİM.TAKSİ,MİLLET CADDESİNDEN FINDIKZADE GÖBEĞE KADAR GELİYOR,SOLA DÖNÜYOR,ANCAK ANAYOLDAN DEĞİL,ARA SOKAKTAN VATAN CADDESİNE İNİYOR(ANAYOLDAN İNSE,DİREK FATİHE ÇIKAN KAVŞAĞA GELECEK,BU İŞİNE GELMİYOR BEYİMİZİN)KARŞIYA GEÇİŞ OLMAYAN NOKTADAN VATAN CADDESİNE İNİYORUZ,TAA AKSARAYA KADAR GİDİYORUZ, U DÖNÜŞÜ YAPIP ÇIKMAMIZ GEREKEN KAVŞAĞA GELİYORUZ,ORADAN FATİHE ÇIKIYORUZ...
NİYE BU ŞEKİLDE GİTTİĞİNDE ŞU CEVABI ALIYORUM "ABİ BEN ASLINDA TAKSİCİ DEĞİLİM(EEE),PAZAR GÜNLERİ TAKSİYE ÇIKIYORUM,YOLLARI İYİ BİLMİYORUM"!!!!!
YOLLARI BİLMEYEN ŞEREFSİZ ANAYOL VARKEN,DAR SOKAKLARI BİLİYOR NASIL OLUYORSA.KENDİLERİNİN ŞEREFSİZ OLDUĞUNU YÜZÜNE SÖYLÜYORUM,HATTA ABARTIYORUM TÜM TAKSİCİ CAMİASININ YÜZDE 95İNİ AYNI KATAGORİYE KOYUYORUM.O TARİHLERDE NORMALDE 2,5 TL TUTMASI GEREKEN YOL,3,5 TL TUTUYOR.TAKSİCİ FARK EDEN KISMI ALMAYACAĞINI SÖYLESE DE(LÜTFEDİYOR)BEN KENDİSİNİN EN YAKININA KÜFREDERCESİNE 5 TL VERİYORUM,ÜSTÜ SENİN OLSUN DİYORUM(ZENGİNLİKTEN DEĞİL YANLIŞ ANLAŞILMASIN)
3-(HİKAYE ÇOK AMA EN CANIMI ACITAN BUYDU,KENDİMİ ÇARESİZ HİSSETTİM O AN ÇÜNKÜ-OKURKEN ANLAYACAKSINIZ-)BAYRAMPAŞA METRONUN ÖNÜNDE DURAN TAKSİLERDEN BİRİNE BİNDİK.BEN,EŞİM, 2 ADET 3 YAŞINDA ÇOCUĞUM VE 10 YAŞINDA KIZ OLAN YEĞEN.ARABAYA BİNERKEN HAFİFTEN YAĞAN YAĞMUR,EYÜPTE METREKAREYE 100 M3 YAĞAN YAĞMURA DÖNDÜ.EYÜPTE 5 DAKİKA BEKLEMEK ZORUNDA KALDIK.TAKSİCİ DEMEZ Mİ:"BEN BEKLEYEMAM,İNİN TAKSİDAN"BU CÜMLE İLE,BAŞLAYIP UZAYAN BİR TARTIŞMA İÇİNE GİRDİK,ÇOLUK ÇOCUK OLMASA (YUKARIDA NE DEMEK İSTEDİĞİMİ ANLAMIŞSINIZDIR),BU ŞEREFSİZ BÖYLE BİR ŞEY SÖYLEYEMEYECEK,İNERSİN,İNMEM,KARAKOLA ÇEK MUHABBETLERİNİN HİÇ BİR BOKA YARAMADIĞI BİR TARTIŞMA YAŞADIK.(HEE,BİR DE O GÜN DİNİ BİR BAYRAMIMIZ)HERİFE GİRİŞMEM LAZIM,ÇOLUK ÇOCUK OLDUĞUNDAN O YAĞMURDAKİ PERİŞANLIĞI DÜŞÜNEMİYORUM BİLE.VE BİZ O YAĞMURDA TAKSİDEN İNMEK ZORUNDA KALDIK.
-4.(BU DA ANKARALI BİR TAKSİCİNİN AĞZINDAN,KENDİ MESLEKTAŞLARINI ANLATTIĞI OLAY)ANKARADA TAKSİYE BİNDİM,TAKSİCİ,GERÇEKTEN İŞİNİ YAPIYOR.SOHBET İLERLİYOR,TAKSİCİLERDEN BAHSEDERKEN "BAK ABİ "DİYOR."ANKARA TAKSİCİLERİNİN BAZILARI ŞUNU YAPAR "50 TL VERMİŞSİNDİR,SEN 10 TL YA DA 20 TL VERMİŞSİN GİBİ PARA ÜSTÜ VERMEYE KALKAR.SENİN VERDİĞİN 50 TL Yİ YAN TARAFLARINDA BİR ZULA VARDIR,ORADA KAYBEDERLER,-BAK KARDEŞİM,PARALAR BURDA,VAR MI İÇİNDE 50 TL-DİYE DE İDDİA EDERLER VE ÇOĞUNLUĞA YEDİRİRLER,BUNU"
-5.YİNE DÜRÜSTLÜĞÜNE İNANDIĞIM BİR TAKSİCİYLE SOHBETİMİZDE "BANA GÖRE TAKSİCİLERİN % 80 İ ŞEREFSİZ" DEMİŞTİM,O DA BANA "YOK ABİ 90" DEMİŞTİ
...BU HİKAYELER UZAR GİDER,GEÇMİŞTE TAKSİ KULLANIMIM YÜKSEKTİ,HEM ŞAHSİ,HEM İŞSEL ANLAMDA.AYRICA BUNLARIN BİR KISMI YOLLARI GERÇEKTEN BİLMEZ(AMA SORSAN TAKSİCİ-YANİ; SADE VATANDAŞIN,BİRİNİ AMELİYAT ETMEK İSTEMESİ GİBİ BİR ŞEY-)
BU KADAR ÖRNEKLEME YETER DEDİKTEN SONRA...
Gelelim Korsan Taksicilere;korsanlardan biri ile başlarsın gidip gelmeye,aklın yattıktan sonra sürekli onunla bir yerlere gidip gelirsin,arkadaş olursun,hatta dost olursun.gittiğin yerin ücreti bellidir,o istediği kadar dolaşsın.zaman zaman ikinizde müsaitseniz,çekersiniz bir çay bahçesine birlikte çay içersiniz.ailenizi ona emanet edebilirsiniz(sanki taksicilikten tiksinmiş taksiciler korsan olmuşcasına iyidirler yani).ücret de normal taksinin 2/3 ü kadar ödersiniz.şekil,racon budur.korsan diye ifade edilen taksiciler ailenizin taksicisi olur.neredeyse her semtte vardır,bunlardan.korsan dediğiniz insanların yamuk işleri olması lazım değil mi? ancak onlar taksi plakasız(tek arızalı durumları bu) ,gerçek taksicilerin olması gerektiği gibi oluyorlar,taksiciler ise yamuk-yumuk.
Bu yazdıklarımdan korsanı desteklediğim çıkıyor değil mi? Benim ki sadece görünen resmi çekmek!

8 Ekim 2009 Perşembe

kevin costner

bir kevinımız eksikti.yok açılımdan yanaymış,yok karşıymış,yok karışmamış,yok ucu değmiş,yok kenarda duruyormuş.lan kevin costner kim? açılımı desteklese nolur,desteklemese nolur? bir de mhpliler utanmadan ona sormuşlar,ya da menecerine.çok uğraşmışlar kendinden cevap almak için.ne kompleksli milletiz.kevina sorular:
-biz açılalım mı?
-açılırsak,ne kadar açılalım?ne kadar sonra su derinleşiyor,yüzme bilmeyen boğulur mu?
-yoksa açılmayıp,kapansak mı?ülkece,başörtülenelim mi?
-bizim için en iyi şey açılmamaktır,değil mi kostner bey?
ayıptır ya...muhalif de olamıyorsunuz bari yerinizde oturun,ses çıkarmayın...

7 Ekim 2009 Çarşamba

peygamber devesi

peygamber devesi...internetten bu yaratığın resmini yüzlerce bulup görebilirsiniz,ama bunu ben çektim :) hem de ödemiş'te.fotograf makinem yoktu,cep telefonu ile çektim.

seyahatlerden kareler...

manisa gönen'de yunus emre'nin kabri denilen yerde resimledim.ancak,sanki emin değillermiş gibi algıladım.yunus emre'nin kabri burası mı değil mi?gerçekten burada mı yatıyor?

4 Ekim 2009 Pazar

marmarada köpekbalığı...

bu köpekbalığı 1,5 ay kadar önce marmara denizinde yakalanmış.önünden geçiyorduk,durduk,resimledik.Allah muhafaza,denizde denk gelmek istemezsiniz.Boyu rahat 2,5-3 metre vardı.kafanız ağzına girer :)

kaza !

dün gece 1.30 gibi şiddetli bir ses duyduk dışarıdan gelen.balkona fırladım,yolda yatan birini görebiliyordum.ne olduğunu anlamaya çalıştım,trafik kazası olduğunu farkedince koşturdum,insanlar başında toplanmışlar yaralının.iki araba çapraz yola savrulmuş,hatta biri duvara bindirmiş,airbagi açılmış.yerde yatan genç(sanırım 25 yaşlarındaydı) "bacaklarımı hissetmiyorum"diyordu,titriyordu.polis anında orada oldu,sanırım çok yakındaydı,sese geldiler.ancak ambulans bir türlü gelmiyordu ki;acil hastane 30 saniyelik mesafedeydi.sanırım bir 25 dakika sonra geldi.halktan homurdanmalar oldu doğal olarak,polis "yapmayın kardeşim,bırakın adamlar işini yapsın"muhabbeti ile homurtuları kesmeye çalıştı.araçların biri hatalıydı ki;şoförü kaçmıştı.yerde yatan gencin arkadaşları o an o şoförü ellerine geçirse parçalardı herhalde.
hoş bir olay değildi,ortada duran;ancak,halkın duyarlılığı iyiydi.herkes bir şeyler yapmak istiyordu.kimi,yerdeki gence moral vermeye çalışıyordu,kimi su getirdi,kimi (belki dış kanama vardır diye)pamuk,genç titriyor diye kimi battaniye...mağdura sahiplenilmesi hoştu.bu semti o yüzden seviyorum.çoğunluğun başını çevirip gitmemesi duyarlılığın göstergesiydi.

3 Ekim 2009 Cumartesi

ödp-ayakkabı :)

taklitçilik,her yanımızı sarmış :) bush'a atılan ayakkabıdan sonra da bizimkiler(!) imf başkanına ayakkabı fırlattı.komik oldu her haliyle.öncelikle taklit bir eylem.ödp'den daha yaratıcı eylemler beklerdim.daha elit,daha farklı bir görüntüleri var çünkü.eylemin bir başka boyutu daha var ki;o kısmı hepten komik,hatta karamizah desek daha doğru olacak.emperyalizme/kapitalizme karşı fırlatılan ayakkabı -nike-.hani fırlatılanın -nike-olması tuhaf değil de,fırlatanın -nike-ı satın alıp kapitalizme destek vermiş olması trajikomik olan.yani bu ürünü satın alarak ben sizin sistemlerinize karşıyım diyor ama bir yandan da sizi destekliyorum :)))).
bu kadar mı aptalca bir eylem yapılır...ödp sitesinde de eylemi desteklediğini yazmış.insan biraz utanır...nike giyen bir ödpliden.
demek ki; neymiş...
herkes kurusıkı ateşliyor...

2 Ekim 2009 Cuma

bir imam...

işyerimin yakınında bir mescid var.cumaları orada kılarım.güzel bir de imamı var.günümüz imamlarının genelinin bakışından dünyaya bakmayan güzel bir insan.cumaya nereye gidiyorsunuz diye her sorulduğunda,soranı alıp oraya götürürüm.her götürdüğüm de hoşnut olur.bu blogun mail adreslerinde onun da mail adresi kayıtlıydı,unutmuşum...bugün "senin resmini görünce,fark ettim "
dedi,"blog sahibini".güzel şeyler de söyledi-güzel insan,güzel şeyler söylenerek olunuyor :)-,belki de şu an bunu da okuyordur.
evet,güzel bir imamımız var,ardında namaz kılınası,ardından gidilesi.