11 Ağustos 2010 Çarşamba

iş gezisi.






seyahatteydim yine.
bursa dan başladım.bursa ya hep deniz otobüslerinin 7.30 seferi ile giderdim.o sabah geciktim.10 seferi ile gittim.çok da bir şey farketmedi benim için.uğrayacaklarıma uğradım.balıkesire geçtim oradan.balıkesir i severim.o beni sever mi bilmem?bir müşterim vardı uğrayacağım.balıkesirde de işimi bitirdim,sonra ver elini izmir.bursa ve balıkesir de sıcaklığı o kadar çok hissettim ki;klimadan iltihaplandırdığım ciğerlerimin tekrar aynı arızayı yapacağını düşündüm.izmir daha berbattı.kalmayı sevdiğim otelde yer kalmadığından diğer kaldığım otele geçtim,orada yer vardı.sevdiğim otel -sc inn butik otel-.kaldığım -park otel-.sc inn daha sıcak gelir bana,yoksa diğerinin de pek bir farkı yok.resepsiyondaki bayan,güler yüzlüydü,ilgiliydi.kültürlü bir hanıma da benziyordu.ta ki benim bir soruma "tabii ki de" diye cevap verene kadar.gözümden düştü birden.neyse,bu nesli de böyle kabul edeceğiz artık.içimden uyarmak geçtiyse de rencide olacağını düşünerek vazgeçtim.uzuun zamandır ilk defa otele bu kadar erken giriyordum ve keyif alıyordum bu işten.genelde otellere 00.00 dan sonraları girerim ve gün bitiktir zaten.direk yatak.ama bu kez haberlere,tartışma programlarına,belki bir filme bakabilecek zamanım vardı :); belki de yanımda getirdiğim gazetede bir iki yere göz atardım.gazeteyi genelde tuvalette okumak için odama çıkarırım :)) benim için büyük keyif.orada geçirdiğim boş zamanı en iyi kullanma yolu gelir bana.neyse iğrençliği de bırakalım.izmir de önce kemeraltı na gittim.izmir in neredeyse tek sevdiğim bölgesi.sonra pınarbaşına gittim.işler yine bitti.sonrasında ödemiş ilçesini ziyaret ettik.benim meşhur pansiyonuma gittim.birgi çınaraltı pansiyon ( www.birgicinaralti.blogspot.com buradan görebilirsiniz) oturduk aytaç la sohbet ettik.özlemişim muhabbetini.partizanca muhabbetlere girdik,çıktık birbirimizi incitmeden.o gece uyuyabildiğim kadar uyudum.ertesi günün programı zayıftı çünkü.denizli ve muğla ya birer müşteriye uğrayacaktım.denizli deki müşterimden içişleri bakanının talimatları doğrultusunda ihtiyaç giderdim.akşam muğla da oldum,oradaki müşterime de uğradıktan sonra yine düştük yollara.niyetim fethiye ya da kaş da konaklamaktı.ancak kaş a mola vermek için uğradım.daha doğrusu bir asker arkadaşım vardı oralarda ona bakayım diye gittim.o da beş yıldır amerika da yaşıyormuş.annesi ile tanıştık.ve yine bastım antalya ya gittim.oralardan niyetim gündüz geçmekti.yolu bilerek uzatmıştım,fakat geceye denk gelince hayallerim suya düştü.o yolda kaş ile kalkan arasında kabotaj plajı vardır.gece olmasına rağmen -zınk-diye tepede durdum.belki görürüm diye.bir tekne ışığı ve bir kamp ışığı harici bir şey görünmüyordu.bir de kıyıya vuran dalgaların sesi.beni orası hep çeker.müthiş bir koydadır.gece otelde son bir oda bulabildim antalya da.bir daha o otelde kalmamaya karar verdim.o gece yapış yapış olmama rağmen duş alamadım çünkü.otel kayalar.belki birinizin yolu düşerse,madur olmayın diye yazdım.ertesi gün antalya daki müşterimle akşamladık,hatta geceledik.saat 23.00 de denize girdik.müşterimin bir de karavanı var.onu konyaaltına çekti.kapısında oturduk,çay muhabbeti de yaptık.yeni otel arayıp da bulmam saat 02.00 deydi.o da boktan bir otel çıktı.ya yer yok,ya olanların burnu kalkmış vs.tam burnu kalkanlardan birinde karar vermiştim ki "bu otel fenaya benzemiyor"diyerek bir otele daldım sahil boyunda.antalya daki otel rezilliğim o otelle tavan yaptı.neyse.ertesi gün müşteride bıraktığım şarj cihazını almaya gidip çayımı içip yola yine girdim.ısparta.gül şehri.ısparta da bitti.gül lokumu aldım :).kütahyadan iki öğrenci otostop yapıyordu onları aldım.istanbul pendik e bıraktım.yol çabuk geçti onların sayesinde.bol bol konuştuk.ve seyahat bitti.sadece yazmak olsun diye yazdım gibime geldi ama neyse...bir seyahatimin özetini sizle paylaştım.


Hiç yorum yok: