Meclis'ten Filistin için yardım kampanyası
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında İsrail'in Gazze'ye saldırısı hakkında değerlendirmelerde bulundu. Erdoğan TBMM'nin yardıma ihtiyacı olan Filistinliler için yardım kampanyası başlattığını söyledi ve herkesten kampanyaya destek vermelerini istedi.
İşte Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları:
- Zorlu ve yoğun bir süreci, bütçe görüşmelerini geride bıraktık. 2009 bütçesinin ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.
- Bildiğiniz gibi geçen haftadan bu yana Gazze’de büyük bir insanlık dramı yaşanıyor. Aslında bu dram İsrail’in uyguladığı ambargo sebebiyle aylardır sürüyordu. Yani 27 Aralık’tan önce başlamış olan bir süreç. Haziran 2008 anlaşmasıyla ateşkes ve ambargoların kaldırılması amaç edinmiş, Hamas anlaşmaya uymuş fakat İsrail ambargoları kaldırmamıştır.
YARDIMLAR GAZZE'YE ULAŞAMIYOR
- Türkiye olarak ilk andan itibaren yani Haziran’dan sonraki süreçte bizler insani yardım olarak Türkiye Cumhuriyeti olarak insani yardımlarımızı göndermeye başlamıştık. Fakat bu yardımlarımız Gazze’ye ulaşamıyordu, sürekli görüşmelerle bekletilerek yardımları ancak ulaştırabiliyorduk.
- Türkiye olarak ilk andan itibaren sivil ve masum insanları hedef alan bu saldırıları şiddetle kınadık, tepkimizi tüm dünyaya duyurduk. Sadece bununla kalmadık, önemli bir diplomatik atak başlattık. Geçtiğimiz Çarşamba günü Suriye ve Ürdün’e gittim. Ürdün’de Filistin yönetimi başkanı Mahmud Abbas ile görüştüm.
- Görüşmelerden sonra ülkemize dönerek bu defa batıya yönelik olarak yoğun bir telefon diplomasisini oluşturmaya başladık.
- Çek Cumhuriyeti ile bir görüşme oldu.. Zapatero ile bir görüşmem oldu. BM Güvenlik Konseyi’nin Ocak ayı dönem başkanı olmaları sebebiyle Sarkozy ile bir görüşmem oldu. Rusya Başbakanı Putin ile görüşmem oldu. İngiltere Başbakan’ı ile bir görüşmem oldu.
- Biz irade koyalım. 'Bekle gör' politikası yaklaşımı içerisinde olamazdık. Türkiye tarihinden gelen insani misyonu ön plana çıkartmak zorundaydı.
- Özellikle BM Güvenlik Konseyi Geçici üyeliğimizin başlaması da bize ilave sorumluluklar getirmiştir.
- Bu ziyaretlerdeki amacımız, farklı görüşteki taraflar arasında ortak bir dil ve anlayış geliştirmek. Ortak aklı harekete geçirmek, diplomatik baskıları artırmak. Tüm tarafları sürece dahil etmek. Taraflar arasında diyalog kurulmasını sağlamak. Ateşkes için uygulanabilir bir eylem planı ortaya çıkarmak.
- Bu amaçlarla yaptığımız görüşmelerle bölge ülkelerinin daha fazla duyarlılığına müşaade ettim.
- Bu işin siyasi istismarı olmaz. Ama ülkemize bunu yapmaya gayret edenler var. 'Hükümet şunu yapmalıydı bunu yapmalıydı' diyorlar. Dürüst olacağız. Devletler duygusal bir anlayış içerisinde, 'ben hükümete şöyle bir saldırayım bu halka hoş gelir' mantığı ile konuşmalar yapmak, ortaya bir şeyler atmak bu işlerde doğru değil. Biz bunları çok yaşadık ve bunları söyleyenlerde geçmişlerine iyi baksınlar. Acaba bu konuda neler yaptılar?
BAKKAL DÜKKANI DEĞİL ÜLKEYİ İDARE EDİYORUZ
- Parlamentoda olanları geçmişte ben bu ülkede gördüm. MHP-DSP-ANAP bizden önce bu ülkeyi yönettiler. İsrail’le ilişkileri yok muydu? Vardı. Peki siz neden ilişkileri kesmediniz. Şimdi bize ilişkileri kesin diyorlar.
- Arkadaşlar biz bakkal dükkanı değil ülkemizi idare ediyoruz. Biz atılması gereken adımların takvimini iyi belirledik. Dersimizi iyi çalıştık ve her an arkadaşlarımızla bunun değerlendirmesini yapıyoruz.
- Gün beraberlik günüdür. Gün bu anda Gazze’deki kardeşlerimize yanında yer alma günüdür. Birbirimize kuru sıkı atarak bir şey elde edilmez.
- Bize atılması gereken adımlar noktasında aklı selim ile oturup kalkanların getireceği bir şey varsa oturur konuşuruz ve onlara uyarız. O adımları da biz atarız. Bu konuda da geri adım atma olmaz. Bizim siyasi hesabımız yok. Ortada bir zulüm var ve biz zalimlerin yanında olamayız.
İNSANLIK TARİHİNE KARA LEKE DÜŞÜRDÜNÜZ
- İsrail, 'Türkiye Cumhuriyet Başbakanı duygusal konuşuyor' diyor. Ben duygusal konuşmuyorum. Benim duygusallığım varsa Gazze’deki kardeşlerime yöneliktir. Orayı akılla bilgiyle tecrübeyle konuşuyorum.
- Eğer bir duygusallıktan bahsediliyorsa, bu hesabı şu anda İsrail yapıyor. Bu Şubat’ta seçim yapılacak.
- Ben buradan Ehud Barak’a, Livni’ye sesleniyorum. Siz seçimi bırakın. Tarih sizi insanlık tarihine kara leke düşürdünüz diye yargılayacak.
- Biz dedeleriniz ecdadınız kovulduğunuz zaman sizi bu topraklarda sizi misafir eden Osmanlı’nın torunları olarak konuşuyoruz.
- 'Gazze’de devam eden saldırılar insanlık tarihine bir leke olacaktır' dedim. İnsanları tarihte derin acılar yaşamış olan bir devletten beklenen, bunları yapmış olması affedilir bir şey değil. İnsan hayatının çocukların yaşlıların hayatının ne kadar kutsal olduğunu en çokta tarihte acı günler yaşamış bu milletin bilmesi gerektiğine inanıyoruz.
- Filistin meselesi kanayan bir yara olarak gündemimizde yerini koruyor. Tam iki yıldır Gazze abluka altında tutuluyor. Gazze halkı tam iki yıldır dünyanın en büyük açık hava hapishanesinde, adeta bir toplama kampında kadelerine terk edilmiş durumda.
BENİ SINIR KAPISINDA YARIM SAAT BEKLETTİNİZ
- Ramallah Sınır Kapısı’nda yarım saat bekletilen bir başbakan olarak konuşuyorum. Bunu yapan kim İsrail. Bunu yapan İsrail hala demokrasiden bahsediyor.
- Hala duygusallık olarak bu süreci değerlendiriyorlar.
- 550 insanın öldürülmesi 2000’in üzerinde insanın yaralı olarak tedavi ediliyor olması, hiçbir gerekçe ile böyle bir vahşeti insanlık vicdanında meşrulaştırma yolu olabilir mi?
- Pazar yerlerine, hastanelere, okullara, camilere, evlere fırlatılan bombaların bir izahı var mı?
- Suyu, elektriği, ilacı esirgenen insanların üzerlerine bomba yağdırarak neyi çözebilirsiniz?
- İnsan hayatını hiçe sayan bir anlayış ancak bir insanlık ayıbı olarak görülebilir. Bu şekilde geleceğe yönelik olarak kin ve nefret tohumları ekilir. İsrail bunu bir an önce görmelidir.
BARIŞ UMUTLARI KARARDI
- Üzülerek söylemeliyim ki insanlığın ortak vicdanında onarılması zor bir yara açılmıştır. Ortadoğu son yüzyıldır barışa hiçbir zaman bu kadar yakın olmamıştır. Suriye-İsrail, Mısır-İsrail arasında diyalog gelişiyordu. Lübnan önemli adımlar atmıştı. Filistin ve İsrail arasında adımlar atılmıştı. Ancak başlayan saldırılar barış umutlarını bir kez daha kararttı.
- Türkiye olarak her zaman Filistin’in yanında olduk. Filistin ile bizim tarihi kültürel ve gönül bağlarımız var. Millet olarak yediğimizden, giydiğimizden fedakarlık ettik ve onların yanında olduk. Sadece yardım etmekle kalmadık. Bölgenin refaha kavuşması için hep devrede olduk.
- Filistin meselesi sadece Filistin’in değildir, sadece Araplar'ın Müslümanlar'ın ve Ortadoğu coğrafyasının da meselesi değildir, olmamalıdır.
- Orada kalıcı barışın sağlanması ve Ortadoğu’da kalıcı barış ve istikrar için şarttır. Bu durum tüm insanlığın meselesi olarak görülmelidir.
YARDIM KAMPANYASI BAŞLATILDI
- TBMM bir yardım kampanyası başlattı. Bizde AKP olarak bu kampanyada en güçlü şekilde yerimizi alacağız.
- Halkıma sesleniyorum. Başbakanlık Acil Yardım hesapları var. Filistin ile ilgili de şu ana kadar bizler buradan yardımlarımızı yaptık, yapacağız. Şimdide Ziraat Bankası Aşağı Ayrancı şubesinde bir ana hesabımız var. Hesap numarası 55 555 555. TL hesabıdır. Bu ana hesapta halkımızın vereceği yardımları topluyoruz.
- Bir diğer hesap Türkiye Halk Bankası Bakanlıklar Şubesi'nde. Orada da 05 55555 5. Bu da TL hesabıdır.
- Halkımızın iş adamlarımızın desteklerini bekliyoruz.
ÇOKLU STANDART
- Gürcistan konusunda devreye giren uluslararası kuruluşlar bu konuda niçin susuyorlar? Ya da neden geçiştirmekle yetiniyorlar?
- Ben buna çifte değil çoklu standarttır diyorum. Bakınız 25 Ocak 2006’da Filistin’de bir seçim yapıldı. Ortadoğu tarihindeki en şeffaf seçim Filistin’de gerçekleşti.
- Seçime giderken kimseden ses yok. AGİT’de, ABD’de, AB’de ses yok. Ama istedikleri iktidar olmayınca, bunları nasıl çalıştırmayız diye engelleme çalışmaları başladı. Hakları olan vergi payını alamamaya başladılar. Bunu kim yaptı? İsrail yaptı.
- Bunları kendilerine söylediğimiz zaman kırk dereden kırk su getirdiler. Biz Ortadoğu’yu bir barış havzası olarak görmek istiyoruz.
- Hamas’ın da hataları olmamış mıdır? Olmuştur elbette. Ama hatalar üstüne bir vahşeti gerçekleştiremezsiniz.
- TİKA ve Türk Kızılayı ile birlikte oralara yardım elimiz uzandı. Bugün Kızılayı’nda bir basın açıklaması olacak.
- Ortadoğu’da diplomasinin egemen olması için yoğun çaba sarf ettik. Cumhurbaşkanımızda görüşmeleri devam ettiriyor. Bu ülkeler nezlinde neler yapılabileceğini konuşuyoruz.
- Özellikle soruna zemin hazırlayan bu ülkeler arasındaki diyalogsuzluğun giderilmesi için çaba harcadık.
- İsrail’in saldırıları barış çabalarına darbe vuruyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder